24.5.16

Burası sıcacık samimi bir yer

Burası sanayi ve sosyal teknolojiden uzak bir yer. Doğumundan itibaren her kişinin kendine özel bahçesi olmalı ve kendi yiyeceğini yetiştirmeli.Kişi bu bahçeye doğumunda ailesinin diktiği ağaca yaşamı boyunca bakar ve ölünce bu ağacın dibine gömülür. Her alanda 12 yaşına kadar gönüllü insanların verdiği eğitimlerden alıyorsun ve sonra yetenkli olduğun ve istediğin bir dala yöneliyorsun.  Burada gönüllük esas. İnsanlar doğuştan ve yetiştirilme tarzıyla iyi değerlere sahip bireyler oluyorlar. Aile, eş gibi sahiplik kavramları var fakat insanlar paylaşımcı, sadakatli , saygılı ve yardımsever oldukları için tartışmalar çıkmıyor. Toplumda doktor, öğretmen,temizlikçi gibi ünvanlar ve ırk, milliyet gibi kavramlar bulunmuyor. Hayatınız boyunca  bir kere  istediğiniz bir kişinin zihnini, düşüncelerini keşfetme hakkına sahipsiniz. Herhangi bir kişide açgözlülük, kötü hırs, şiddete meyillilik gibi duygular toplum tarafından görülmeye başlanan bireyler ülkede bulunan çocukların yaptırdığı doğa etkinliklerine katılıyorlar ve bu duyguları köreltiyorlar. Beton yerine ahşap tercih edilen sıcak iklimli bir yer burası. Sanat doğadan ilham alınarak özgürce yapılıyor. Bu topluluğu yöneten kişi yada belirli bir kurum yok. Her yıl cennet basamakları adı verilen bu küçük yerleşkelerden bir temsilci seçiliyor. Bu temsilci herhangi bir karar verme hakkına sahip değil sadece yerleşkenin birlikte verdiği kararı temsil eden kişi. Bu temsilciler bir araya geldiğinde bir problem varsa çözmeye çalışırlar ve gerekli işlemleri gerçekleştirirler.  
Her haftanın belirli bir günü her aile yer değiştirerek her cennet basamağında ortak alan için ayrılan alanlarda buluşurlar duvar resmi, şarkı söylemek, dans etmek, kitap okumak, herhangi bozulan bir yeri onarmak gibi çeşitli etkinlikler yaparlar ve böylece birbirini tanımayan soğuk insanlar olmaz. Bu olay buranın gelenklerindendir . 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder